İstanbul’da sıcak mahalle ortamının en güzel yaşanıldığı yerlerden birisi kuşkusuz ki Kuzguncuk. Belli bir dönem kendi içinde, kendi dünyasında, kendi ahalisiyle mütevazi bir şekilde yaşayıp giderken, çok sevilen televizyon dizisi “Ekmek Teknesi”nin bu semtte çekilmesiyle popülaritesi gün ve gün arttı. Sokaklar fotoğraf sanatçıları ve İstanbul’un dört bir tarafından gelen ziyaretçilerle doldu.
Haliyle bu kadar insanı yedirip içirecek, vaktini geçirecek mekanlara ihtiyaç duyuldu. Mahalle kültürüne uyum sağlayanlar ayakta kaldı. Onlardan biri de Bay Mantı&Cafe.. Dışarıda başlıyor mekanın şirinliği.
Renkli saksılarla bezeli ağacın yanında oturmak eminim bahar ve yaz aylarında pek keyifli olacaktır.
İçeri adım atıyoruz. Minik bir mekan. Samimiyeti sağlamanın ilk yolu mekanı minik tutmak bence : ) . Hemen karşıda mutfak, o da minik. İşte bu dar alanda mekanın 3 ortağı nefis yemekler, tatlılar ve kahvaltılar çıkarıyor. Volkan Bey, Ayla Hanım ve Valentina Hanım. Çok güleryüzlü ve misafirperverler. Müşterilerini memnun etmek için canhıraş çalışıyorlar. Herkes memnun ayrılsın istiyorlar. Temizlik konusunda çok titizler. Hijyene maksimum özen gösteriyorlar. Mekana adını da veren mantılarını merak ediyoruz. 3 çeşit mantı mevcut. Anadolu mantısı, Rus mantısı ve çıtır mantı.
Tüm mantıların malzemeleri taze ve kaliteli ürünlerden oluşuyor. Mekanın sahiplerinden Volkan Bey Erzincanlı. Malum, en iyi kasaplar Erzincan’ın Kemaliye ilçesinden çıkar. Ailesinin çiftliğinde yetişen hayvanların eti yer alıyor mantının içinde. Yediğimiz et ürünlerinin nereden geldiğinin ve niteliğinin tespit edilmesinin böylesine güç olduğu bir devirde etin kalitesi çok daha fazla ön plana çıkıyor. Mantıda kullanılan un, yumurta, tereyağı Erzincan’dan geliyor. Bakınız yumurta diyorum! Volkan Bey’in babası kendi yetiştirdiği tavukların yumurtasını düzenli aralıklarla oğluna yolluyor. Bu emektir! Hem ne biçim emek! Sonra ortaya çıkan sonucun güzelliği kimseyi şaşırtmasın. Anadolu mantısı, bildiğimiz klasik mantı ayarında. Hem etin lezzeti, hem hamurun tadı ve oranında pişimi gerçekten çok iyiydi. Rus mantısını mekanın Rus ortağı Valentina Hanım hazırlıyor. Şunun şurasında, İstanbul’da gerçek bir Rus mantısı yiyebileceğiniz kaç mekan var ki?
Rus mantısının şekli de daha farklı. Ravioliyi andırıyor. Et harcında kullanılan baharatları da daha farklı. Rus mantısı da pek leziz. Gelelim çıtır mantıya.. Mantıyı kıtır kıtır, çıtır çıtır sevenleri de düşünmüşler, menüye bir de çıtır mantı koymuşlar.
Yağda kızartılmasına rağmen yağ çekmiyor. Yine yoğurtla sunuluyor çıtır mantı da.. Eeee, mantı olmak bunu gerektirir : ) .
Bay Mantı&Cafe‘de sadece mantı yok. Mevsime göre, eldeki taze ve günlük ürünlere göre, özel günlere göre çeşitli kek, kurabiye, poğaça, tatlı ve çorbalar da yapılıyor. Günlük hazırlanan mezeler de pek leziz.
Kısır, patates salatası, şakşuka, köz patlıcan.. Hepsi de güzeldi. Ama bende közün yeri ayrı, biliyorsunuz. Patlıcanı ekstra sevdim o yüzden.
Mekan mevsime göre menüsünü güncelliyor, periyodik olarak özel lezzetlere yer veriyor. Tam da bu soğuk kış günlerinde menülerine “Borsch Çorbası”nı almışlar.
Ben ilk kez denedim. Önce biraz çekimser yaklaştım ama tadına bakınca bayıldım. Rusların sevilen çorbası sanki Rus mantısına arkadaş olmak için gelmiş : ) . Gelgelelim araştırmalarımdan edindiğim bilgilere göre aslında Ukrayna‘ya ait bir çorbaymış. Ama akıllara nedense Rus çorbası olarak yerleşmiş. Nasıl ki tüm çekik gözlülere “Capon bu” diyoruz, demek ki Karadeniz’in üzerinde ne yapılıyorsa bize Rus işi gibi geliyor : ) . İçinde pancar, beyaz lahana, havuç ve patates var. Üzerine bir miktar yoğurt ilave edilerek sunuluyor. Et suyuyla yapıldığı için ekstra lezzetli. Antioksidan ve hastalıktan koruyucu özelliğiyle tam bir kış çorbası. İlaç niyetine içtim doğrusu! Bu özel ve İstanbul’da nadir bulunan çorbayı Bay Mantı&Cafe‘de çarşamba, perşembe ve cuma günleri bulabilirsiniz. Ayrıca mekanda “Adaçayı Çorbası” da yapılıyormuş cuma, cumartesi, pazar günleri. En yakın zamanda da onu tatmaya gideceğim. Malum farklı lezzetlerin peşindeyiz, bizden kaçmamalı : ) .
Bay Mantı&Cafe‘nin sahipleri değişik bir tatlı yapıp Kuzguncuk‘a armağan etmek istemiş. Kayısı marmeladı, bademli muhallebi ve özel soslarla bir tatlı hazırlayıp adını “Kuzguncuk Tatlısı” koymuş. Gayet leziz bir tatlı; artık kayısı marmeladı yemek için fellik fellik Sacher Torte aramaya gerek kalmadı : ) .
Mekanda bir de “Kuzguncuk Helvası” isimli acayip lezzetli un helvası da mevcut. Bu vakte kadar yediklerim arasında en iyisi! Annem darılmasın lütfen :/ .
Gelelim kahvaltıya. İlk başta mantıcıda kahvaltı mı olurmuş şeklinde gereksiz bir ön yargım vardı. Ama kahvaltı malzemelerinin de taze ve kaliteli ürünlerden oluştuğunu öğrenince merak ettim. Müsait bir ara annemi alıp gittim.
2 çeşit serpme kahvaltı var. Her ikisinde de menemen mevcut ve çay sınırsız (Sınırsız dediysek kotasız internet görüp 8 sezon dizi indirin demiyoruz tabi, 1 termos çay işte : ) ).
Şimdi yine şu şuradan, bu buradan ritüelimizi uygulayalım. Efendim, yumurta, tereyağ, tulum peyniri Erzincan’dan; zeytinler ve zeytinyağı Dikili‘deki aile çiftliğinden; sucuk Afyon’dan, Ezine peyniri Ezine’den.. Son şakası güldürmedi : ) .
Ayrıca kurutulmuş domates, zeytinyağında zahter, ev yapımı reçeller ve pişi de var kahvaltıda. Annem de ben de pek memnun kaldık. Sizlere de rahatlıkla tavsiye ederim.
Bay Mantı&Cafe‘yi benim gözümde diğer yerlerden ayıran en önemli özelliklerinden birisi kendini sürekli geliştirip, yenilemesi. Ufacık ve salaş bir mekan. Ama pek çok büyük işletmede bile şişeyle su sunulmazken Bay Mantı&Cafe bunu sağlıyor. En son gidişimde bana yeni yaptırdıkları ıslak mendillerini gösterdiler. Daha fazla para ödeyerek doğada çözünebilen cinsinden yaptırmışlar. O kadar da doğa dostu ve duyarlılar. Dedim ya temizlik onlar için çok önemli. Günlük olağan temizliğe ek olarak haftada bir gün mekanı baştan ayağa dezenfekte ediyorlar. Gelmiş geçmiş en temiz lavabolardan birine sahipler. Masalarda müşterilerin oyalanabileceği zeka oyunları bile var.
Bay Mantı&Cafe benim gözümde Michelin Yıldızı alabilecek kapasitede salaş bir restoran. Ruhu asil, kendi yerel, ortamı samimi, sahipleri yakın bir dost gibi.. Volkan Bey, Ayla Hanım benim artık çok sevdiğim arkadaşlarım.. Öyle ki kafam bozulduğunda soluğu yanlarında alıp dertleşebiliyorum. Ne mutlu bana ki sosyal medya sayesinde çok tatlı arkadaşlar edindim. Yüreği güzel insanlar bir şekilde birbirini buluyor, buluşuyor. Siz de güzel mantılar yemek, mevsim çorbaları içmek, orijinal tatlılar yemek, bunların yanında sıcacık bir ortamda tatlı tatlı sohbet etmek istiyorsanız istikamet Kuzguncuk Bay Mantı&Cafe ! Gidince Yesempatik’in selamı var demeyi unutmayın ; ) .
Yeni keşiflerde görüşmek üzere..
Kalın sağlıcakla, afiyetle..
Eyvallah..
Nilgün KARAKAŞ
ADRES: Kuzguncuk Mah. İcadiye Cad. No:68 Üsküdar/İSTANBUL
TEL: 0 216 310 15 36
Yorum yok!