Kahve ve Seyahat Üzerine Söyleşi RÖPORTAJ

Kahve ve Seyahat Üzerine Söyleşi: Zeynep Cansoylu

Bu hafta kahveleri ile aşk yaşadığım Coffeetopia ile ortak yürüttüğümüz Kahve ve Seyahat Üzerine Söyleşi’mizin konuğu Sevgili Zeynep Cansoylu! Epeydir sıkı takipçisi olduğum Zeynep’in çalışkan bloggerlığına hayranım. Gitmeden evvel çoook detaylı araştırmalar yapıyor, gittiğinde bunu bize eğlenceli bir şekilde sosyal medya hesaplarından sunuyor, döner dönmez de içinde ne ararsanız bulabileceğiniz, ciltlenip basılabilecek nitelikte gezi rehberleri hazırlıyor. Açıkçası Budapaşte gezim öncesi 50 Maddelik Devasa Budapeşte Yapılacaklar Listesi‘nden çok etkilendiğimi söylemeliyim. 50 maddeyi de yetiştirebilmek için oradan oraya deliler gibi koşturmuştum.

 Zeynep böylesine özenli blog yazısı yazmasına rağmen kurumsal iş hayatında da tam bi piremses. Hem çalışkan, hem evine ve sevdiklerine vakit ayıran hem de paylaştığı yoga ve temiz beslenme hikayeleri ile takipçilerine ışık tutan dünyalar tatlısı bir insan. Şimdi var mısınız Zeynep Cansoylu‘yu daha yakından tanıyalım ve kahveye olan merakını irdeleyelim. Ee hadi o zaman, kapın kahvenizi de gelin 

Nyhavn-Kopenhag

1-Merhaba Zeynep, bize biraz kendinden bahseder misin? Seyahat tutkunu nasıl keşfettin? Websiteni ne zaman kurdun?

Selamlar ben Zeynep. Üç yıllık bir seyahat blogum ve kendimi bildim bileli yazı yazma durumum var. Gündüzleri kurumsal işimde çalışıyorum. Akşamları ise blogger, içerik üreticisi ve Kasım ayı itibari ile udemy’de eğitmenlik yapıyorum! Çok uzun süredir seyahat etmek hayatımın odağında. Üniversiteyi bitirip işe girince ve ekonomik özgürlüğümü kazanınca seyahat tutkum beslenmeye ve büyümeye başladı. Dünyanın en eğlenceli ve reyiz adamı ile evliyim ve 10 aylık bir köpeğimiz var. İlk defa köpek sahibi olmanın verdiği heyecan ve görmemişlikle su sıralar seyahatleri biraz azalttım. Ancak 2019 itibari ile sahalara geri dönüyorum. Her sene iki tane okyanus ötesi ülke görmeyi hedefleyip çoğunlukla gerçekleştiriyorum. Bunlar dışında normalde ayda bir veya iki ayda bir defaya denk gelecek şekilde yakın yerlere (Türkiye içi ve Avrupa) seyahat ediyorum. Gitmeyi en sevdiğim yön kuzey; İskandinavya, İskoçya ve Kuzey Avrupa’ya bayılıyorum. En sevdiğim kıta is tartışmasız Asya kıtası. Tüm Asya ülkelerini köşe bucak gezmeyi çok isterim. Bu kıtada favorim şimdilik Japonya.

 
 
 
 
 
Bu gönderiyi Instagram’da gör
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Unicornlar gerçekti ve biz bi’ tane bulmuştuk 🌈🦄 #barley #barleythedog #unicornsarereal🦄

Zeynep Cansoylu (@zeyneppcans)’in paylaştığı bir gönderi ()

2-Yolda olmak sana neyi ifade ediyor? Yolun kendisini mi seviyorsun yoksa bir yere ulaşmayı mı?

Yolda olmak hayatta en sevdiğim şeylerden biri. Belirli bir süre “yolda olmak” halinde olamazsam çok mutsuz oluyorum hatta. Aslında yeni, bilinmeyen, kafamda yeni pencereler açacak, yeni ilhamlar & fikirler bulduracak her şey yolda olmak. Özellikle 2018 yılı biterken bu sene bunu çok iyi anladım. Seyahat etmek, yolda olmanın en garanti yolu. Ancak yeni birşeyler öğrenmek, ilham veren insanlarla tanışmak, büyük projeler-sorumluluklar da almak benim için “yolda olmak”. O yüzden yaşadığımız sürece durmadan yolda olmak gerekiyor ve harika bir şey. Bana sorarsanız yolda olmak > gidilecek yer derim. Ama beş sene önce varılacak yer derdim! 😊

 
 
 
 
 
View this post on Instagram
 
 
 
 
 
 
 
 
 

21 days left to A’dam🌈🦄💜🔮

A post shared by Zeynep Cansoylu (@zeyneppcans) on

 

3-Seyahatlerine nasıl hazırlanıyorsun? Rotaları neye göre belirliyorsun?

Her sene yılbaşı döneminde gelecek sene için 2-3 adet hedef belirliyorum. Onlardan birinin biletini kendime yeni yıl hediyesi alıyorum. Gerisi işler-güçler, gitmek istediğimiz konserler/etkinlikler, her yıl gittiğimiz ritüele dönüşen yerler (Amsterdam ve İskoçya) olarak şekilleniyor. Mesela 2018 için Tayland, Özbekistan ve Sırbistan dedik. Tayland’a bileti aldık ve Mart’ta gittik. Sırbistan’a Haziran’da. Özbekistan olmadı ama onun yerine iki defa İtalya, Fransa, planda olmayan Rusya ve Polonya oldu. Yurt içinden de Adana, Mardin ve çok beğendiğim Nemrut -Adıyaman. Bu saydığım 10 seyahatin 2si planlıydı. Bir yere gitmeden yapacağım hazırlıkta o dönemki iş-hayat yoğunluğuma göre değişiyor. Uzun süredir seyahat ettiğim için artık sıfır bilgi ile hava alanına gidip orada hafiften panik olarak hazırlanmayı ve uçuş boyunca hazırlıklarıma devam etmeyi seviyorum. Beni yakından tanıyanların beklemeyeceği şekilde son dakikacı oldum! Eskiden şehri kuşatacak gibi hazırlanır, gitmeden her köşesini bilirdim. Bence bu keşfetmenin büyüsünü ve birşeyi ilk gördüğümde yaşayacağım heyecanı öldürüyor. Yeme-içme konusu benim için önemli, önden rezervasyon yaptırmak gereken yerler varsa sadece onları önceden çalışır planlarım. Tek ön çalışmam yeme içme üstüne yani.

 

 
 
 
 
 
Bu gönderiyi Instagram’da gör
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Yaşıtlarımız Filipinlerden dadı konuşurken biz Filipinler El Nido’ya uçak bileti kovalıyoruz 🌴🤦🏻‍♀️🤷🏻‍♀️🙆🏻✨ Meğersem sebebi genetik kodumda gizliymiş.. 🌍🌎🌏Neden bazı insanların bitmek tükenmek bilmeyen bir seyahat ve keşfetme enerjisi var? 🤷🏻‍♀️Asla bitmeyen hayalleri ve gidecek yerler listeleri var? 🙅🏻🙆🏻Neden sanki yaşadığı şehirde yeni açılan bir mekana gidecekmiş gibi kolayca Çin’e, Avustralya’ya vb bilet alıverir, planları yapıverirler? …🤦🏻‍♀️ gibi deli soruların bilimsel cevabı: “wanderlust geni” ve detayları…👀🌍🌏🌎 Tıklanabilir link bio’da ♥️😘 ps: mutlaka okuyun ve bana düşüncelerinizi yazın 🤗 pps: şu insanda net wanderlust geni var dediğiniz birini yorumlara tag’leyin.. benim wanderlust geni sahibim aşağıda 👉💙🌏🌎🌍

Zeynep Cansoylu (@zeyneppcans)’in paylaştığı bir gönderi ()

 

4-Kahvenin hayatındaki yeri nedir? Seyahatlerinde kahvecileri de keşfetmeyi sever misin?

Kahve ve kafein olmazsa çok mutsuz ve suratsız olabilirim. İyisi, kötüsü hepsini severim. Hepsi benim bebeğim! Seyahatlerimde gezeceğim semtlerde iyi kahve almak için foursquare uygulamasına mutlaka bakıp puanı yüksek kahvecilere giderim. Ancak kahveden süper anlarım, uzmanım diyemeceğim! 😊

 
 
 
 
 
Bu gönderiyi Instagram’da gör
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Telefonun portre çekme özelliğini ilk öncelikle sevdiği yemeklerde kullananlar onlayn mı? 😅🥐🥐🍫 Onlaynsa tanışalım 🤩❣️

Zeynep Cansoylu (@zeyneppcans)’in paylaştığı bir gönderi ()

 

5-En çok hangi kahveyi seviyorsun? Evinde kahve demleme ekipmanın ya da kahve makinen var mı?

En çok filtre kahve ve Türk kahvesi seviyorum. Sanırım süt karışmamış kahve favorim! Evde filtre kahve makinem, elektrikli Türk kahvesi cezvem, (hayatımda bir kere bile kullanmadığım) French press’im ve favorim olan Nespresso kapsüllü kahve makinem var.

 

6-Bu vakte kadar denediğin en ilginç kahve hangisiydi?

İlginç mi bilemem ama Küba’da kırsal kesimlerde (şehir demeye dilim varmıyor) evlerin bahçesine kahve çekirdeklerini serip güneşte kuruyorlar. Sonra gene evlerin bahçelerinde basit düzenekler kurup dövüyorlar. Böyle çekirdekleri dövüp kese kağıdı kullanarak filtre kahve yapmıştım ev sahibinin yardımıyla. Hayatımda içtiğim en harika kahveydi.

Ülkemizde kahve fiyatlarını nasıl buluyorsun? Gittiğin ülkelerde kahve fiyatlarına göz gezdirdin mi? Mekana ve semte göre çok değişken buluyorum. Gittiğim ülkelerde de fiyatlara bakarım. Özellikle Nordiklerde çok pahalı gelince otel odasında kettle’da su kaynatıp yapmaya başlamıştım. 😊

 

7-Her gün kahve içer misin? Kahveye dair bir ritüelin var mı?

Her gün her sabah kahvaltıdan önce veya kahvaltı ile filtre kahve içerim. Minimum iki adet de Türk kahvesi içerim. Akşam yemeğinden sonra evde direkt Türk kahvesi yapar ve yanında çikolata, marshmellow ve bile “sunum” yaparım. Lkdjljfg.

 

8-Kahvenin kokusunu mu daha çok seversin, tadını mı?

İkisini de severim. İkisi de benim bebişim! Kokusunu alınca zaten kedi gibi kokuyu izler ve bir bardak alırım.

 

9-Dünya üzerindeki farklı coğrafik bölgelere baktığımızda çay ve kahve tüketimi oranları çok değişkenlik gösteriyor. Gözlemlerine dayanarak, sana göre kahve ile deyim yerindeyse “kafasını bozan” kahvesiz yaşayaman ülke hangisi?

Nordikler herkeslerden çok kahve tüketiyor. Özellikle Danimarka ve Finlandiya! Günün her saati, içindeki kafein miktarını düşünmeden lıkır lıkır içiyorlar. Ortalama alınca kişi başı günde koca 6 kupa içiyorlar! WOW! Orada bu durumu bizzat gözlemleyip çok şaşırmıştım. Umarım olmaz ama bir gün dünya kahve rezervleri biterse çok kızgın Vikinglerle uğraşmak zorunda kalırız!!!

 

10-Türk kahvesi ile aran nasıl?

Çok çok çok iyi. Günde minimum 2 adet içecek kadar iyi. Uzun seyahatlerden dönünce günde 4 defaya da çıkıyor.

İzmir’de çok sevdiğim kurukahveci Küçükavcı var. 1951’den beri kahve yapan ve önünde her daim sıra olan minnoş bir dükkan. Annem İstanbul’a bize gelirken bana oradan hep kahve getirir.

 

11-3. nesil kahvecilik hakkında ne düşünüyorsun? İçtiğin kahve çekirdeklerinin nereden geldiğini bilmek sence önemli mi?

Süper anladığımı ve araştırdığımı söyleyemem. Bir de kahvesi çoook övülen bir kaç 3. nesil kahvecinin kahvelerini hiç sevemedim. Çok acı ve tatsız geldiler. O yüzden de bu konuya ilgisiz kalmış olabilirim. Bence en iyi çekirdek Kolombiya, en iyi pişirme yöntemi de Viyanalılar ne yapıyorsa o dur. Yumuşak yumuşak… 😊

 

12-Seyahatlerinde yaşadığın ilginç bir anın varsa bizimle paylaşabilir misin?

  • İtalya’da latte isteyen arkadaşıma ısıtılmış süt vermişlerdi. Çok normal çünkü adamların dilinde sadece “süt” istemişti. Ben de şaşkın bakışların altında espresso alıp içine eklemiştim! 😊
  • Küba’nın Trinidad şehrinde ufacık bir cafede kıt kanaat İspanyolcamla tarif verip buzlu kahve (café frio) hazırlatmıştım. Hazırlayan garson bayılıp kendisine de bir tane yapmıştı. Hava 35 derece üstüydü, baya prim yapmıştı bu tarifim.
  • Amerika’ya ilk gidişimde New York’ta dinerlara gitmeye bayılmıştım. (hala da bayılıyorum) Diner’larda siz dur demezseniz sürekli kahvenizi tepeleme dolduruyorlar. Dur demediğim için baya çarpıntı ve uykusuzluk yaşamıştım! 😊

KISA KISA.. En sevdiğin espresso bazlı kahve: Kocaman ve bol karbonhidratlı İtalyan yemekleri üzerine içilen single espresso

En sevdiğin manuel demleme yöntemi: French press dermişim! (Alıp denemediklerimden! 😊 )

En güzel kokan kahve: Wiener mélange (Çikolata var içinde hehehe!)

En ilginç kahve: İçmedim ama Bali’de meşhur kedi totisinden çıkan kahve sanırım.

İçtiğin en pahalı kahve: Stockholm’deydi!

İçtiğin en ucuz kahve: Kiev’de sokak büfelerinden filtre kahveydi.

İçtiğin en kötü kahve: Kesinlikle Tayland’daki pek çok kahve!

Kahve çekirdeğini en çok beğendiğin ülke : Kolombiya ve Küba.

Kahvenin yanında en çok sevdiğin eşlikçi: Dışı çikolata içi marshmellow olan her şey! 😊

Keyifli bir Kahve ve Seyahat Üzerine Söyleşi‘nin daha sonuna geldik. Her yeni söyleşide ufkumun daha da genişlediğini hissediyorum. Ve kahve sevgisinin kişiden kişiye nasıl değişiklik gösterdiğini gözlemliyorum. Kahve ve Seyahat öyle güzel bir ikili ki, bu ikili hayatımızda var olduğu sürece hayat enerjimizi yitirmeyeceğimiz aşikar.. Projeme katkılarından dolayı Zeynep’e çok teşekkür ederim. Sizler de Zeynep’in websitesini incelemek ve instagramdan takip etmek isterseniz aşağıdaki linklere tıklayabilirsiniz.

www.zeynepcansoylu.com

@zeynepcans

Gürhan Kara ile yaptığımız söyleşiyi okumak için burayı tıklayabilirsiniz.

Oitheblog ile yaptığımız söyleşiyi okumak işin şurayı tıklayabilirsiniz.

Esra Uğurlu ile yaptığımız söyleşiyi okumak için buraya tıklayabilirsiniz.

Kalın sağlıcakla, afiyetle..

Eyvallah..

Nilgün KARAKAŞ

Belki bunlarla da ilgilenebilirsiniz

Yorum yok!

    Yorum Bırakın